Bütün hamtlar Allahu Teâlâ’ya mahsustur. Salât ve selam, Hz.
Muhammed (sav) ‘e âline ve ashabına olsun. “
Allahumme salli ala seyyidina Muhammed’in ve ala ali seyyidina Muhammed
Değerli okurlarım! Kâbe-i Muazzama: Yeryüzünde yapılan ilk mabed,
Müslümanların kıblesi. Sözlükte “dört köşeli veya küp şeklinde olmak”
anlamındaki kab kökünden gelen Ka’be” küp şeklinde nesne demektir.
Kur’an-ı Kerim-de adı iki defa geçmektedir.
Haccın sebebi ve bütün Müslümanların kıblegâhı olan. Kâbe, ye
Beytullah ve Beyt-i Atik de denir Hz. Peygamber (s.a.v.) Ashab-ı
Kiramdan Ebu Zer (r.a)' in sorularına cevap olarak yeryüzünde ilk inşa
edilen mesciddir. "Mescid-i Haram", ikinci inşa edilenin "Mescid-i
Aksa" olduğunu ve bu ikisi arasında kırk yıl süre bulunduğunu beyan
buyurmuştur (Buhârî, Enbiya. 10).
Kur'an-ı Kerim'de Kâbe'yi inşa edenin Hz. İbrahim (a.s.) ile oğlu
İsmail olduğu bildirilir. Bu iki peygamberin Hicaz bölgesine intikali
şöyle olmuştur.
Hz. İbrahim (a.s.) Filistin yöresinde peygamberlik görevini
yürütürken, ilk eşi Sâre ile sonradan evlendiği Hacer arasındaki
duygusal rekabet ve kıskançlık sonucunda Hz. Hac er’i (r.anha.) başka
bir yöreye yerleştirmesi gerekti.
Hz. İbrahim (a.s.) Hac er’i ve süt emmekte olan küçük çocukları İsmail
(a.s)'i alarak şimdiki Zemzem kuyusunun bulunduğu yere getirdi. Henüz
Mekke şehri ve o yörede insan yoktu.
Bir kırba su ve bir miktar yiyecekle onları orada bırakıp, Filistin'e
dönmek isteyince; Hz. Hacer,(r.anha.) bu hicretin Allah'ın emri ile
olup olmadığını sordu. Hz. İbrahim (a.s.) vahiyle bıraktığını
söyleyince Hacer; (r.anha.) Allah (c.c.) kulunu zayi etmez,
gidebilirsin diyerek tevekkül ve teslimiyet gösterdi.
Bir kadın ve kucağında süt emen, bebek yaştaki çocuk, çölün ortasında,
insanın bulunmadığı bir yörede yalnız kalıyordu. Kâbe inşa edilirken
Hz. İsmail (a.s.) çevreden taş taşır, Hz. İbrahim (a.s.) de Kâbe'nin
duvarlarını örerdi.
Duvarlar yükselip yerden erişilmez olunca Hz. İsmail (a.s.) halen
"Makam-ı İbrahim" adı ile ziyaret edilen taşı getirdi. Hz. İbrahim
(a.s.) bu taşı iskele olarak kullandı. Ebû Kubeys dağından getirilen
ve "Hacer-i Esved” (siyah taş)" adı verilen taş da, tavafa başlama
yerine işaret olmak üzere, halen bulunduğu köşeye yerleştirildi.
Mabed'in duvarları yükselince, Hz. İbrahim (a.s.) ve Hz. İsmail (a.s.)
şöyle dua ettiler:
"Ey Rabbimiz! Bunu bizden kabul buyur. Şüphesiz ki, Sen çok iyi işiten
ve çok iyi bilensin. Rabbimiz! İkimizi de sana teslim olan kıl.
Soyumuzdan da Sana teslim olan bir ümmet meydana getir. Bize
ibadetimizin yollarını göster. Tövbemizi kabul et. Şüphesiz Sen,
tövbeleri çok kabul eden ve çok merhamet edensin. (Bakara 127.)
“Ey Rabbimiz! Soyumuzdan vücuda getireceğin İslâm ümmetine kendi
içlerinden bir Peygamber gönder ki, onlara Sen'in ayetlerini okusun,
kitabını, hikmetini öğretsin, onları günahlardan temizlesin. Şüphesiz
Sen, her şeye galipsin, hüküm ve hikmet sahibisin" (Bakara 129).
Hz. İbrahim'in (a.s.) duası kabul olmuş, Cenâb-ı Hak O'nun soyundan
Hz. Muhammed'i (s.a.v.) son peygamber olarak göndermiştir. Hz.
Peygamber'in (s.a.v.) bu duayı kastederek; "Ben, babam İbrahim'in
duasına ve kardeşim İsa'nın müjdesine, annemin de rüyasına mazhar
olmuşumdur" (Ahmed b. Hanbel, Müsned,) buyurduğu nakledilir.
Hz. İbrahim (as) Ebû Kubeys dağına çıkıp dört bir yana seslenerek
Allah'ın (c.c) Kâbe'yi hac ve ziyaret etmeyi insanlara farz kıldığını
bildirdi (ez-Zebidi,)
Kâbe Mekke’i Mükerreme şehri’nde Mescid-i Haram-ın ortasında yaklaşık
1,5, m. temeller üzerine inşa dilmiştir. Dıştan dışa 10. 70 - 12 m.
ölçüsünde ve yaklaşık 15 m. Yüksekliğinde olan duvarlar 1.25 m.
kalınlığındadır. (a.ahmet nafiz,)
Temeller, tavaf alanı “metaf” yüzeyinden 22–27 cm. arasında değişen
yükseklikte yukarı çıkmış ve duvarlar 25 cm. içeride başlatılarak
temellerin dışarıda kalan kısmının üzeri 45 derece, meyilli mermer
levhalarla kaplanıp duvarlarla birleştirilmiştir.
Yanlarıda mermer kaplama olan ve”şazervan” adı verilen bu kısma Kâbe
örtüsünü tutturmak için bakır halkalar konulmuştur.
Mekkeyi Mükerremenin çevresindeki dağlardan getirilmiş bu bazalt
parçalarıyla yapılan Kâbe'nin duvarları dış yüzlerinde değişik
boyutlarda 1614 siyah taş yer almaktadır. (M.tahir el-Kürdi.)
Kabenin örtüsü, Kâbe’nin dört duvarı üzerine dıştan ve içten siyah
kırmızı iki örtü asılır. Dıştan dam korkuluğunun kenarlarında bulunan
demir halkalara çatıya, “şazervan” üzerindeki bakır halkalarla tabana
tutturulan kisvenin oluk, Hacerül’esved ve kapı hizalarına gelen
yerleri kesiktir.
Kâbe’ye ilk örtüyü Hz.. İsmail (a.s.) yaptırdığı rivayet edilir.
Muaviye halife olunca örtü sayısını ikiye çıkardı. Abbasi halifesi
Nasır –Lidinillah tarafından gönderilen örtülerin yeşil renkli olup
üzerindeki yazılar kırmızıdır. (Necmeddin İbn fehd,)
Hilafetinin sonlarına doğru gönderdiği örtü siyah renkli ve sarı
yazılıdır. Bu durum zamanımıza kadar devam etmiştir.
Son zamanlarda ki örtüler. 14 metre, uzunluğunda ve 0, 95 m.
genişliğinde 48 parçadan meydana gelir.
Tamamı 638,4 m2 dir. Yukarı kısımdaki Kâbe’nin dört tarafını
çevreleyen yazı kuşağı (hizam) birbirine eklenmiş 16 parçadan oluşur.
Uzunluğu 45 metre, genişliği 0,95 metredir.
Bu kuşağın altında yine 16 parçadan meydana gelmiş, ancak birbirine
eklenmeden aralarına içlerine, ayet ve esma-i Hüsna yazılı daireler
konmuş ikinci bir kuşak vardır.
Örtünün kendiside kitabeli olarak dokunmuştur. Birbiri içine giren
üçgenler arasında, Lafza-i celal (“Allah”) kelimei tevhit “Lailahe
illallah Muhammed’ürresülüllah” “Subhanallahi
vebihamdihi,subhanallahi’l-azim” ibaresi, yazılıdır.
Örtünün üzerindeki yazılarda altın ve gümüş teller kullanılmıştır.
Kâbe’i Muazzama’nın örtüsü birbirine tutturulmuş dört parçadan meydana
gelmiştir. (ez-Zebidi,)
Rabbim en kısa zamanda kutsal toprakları ziyaret etmeyi ve kabeye yüz
sürmeyi nasip eylesin“
Allahumme salli ala seyyidina Muhammedin ve ala ali seyyidina Muhammed