ِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
ŞEVVAL AYINDA TUTULAN ORUCUN FAZİLETİ
Bizleri yoktan var eden, sayısız nimetleriyle şereflendiren Yüce Rabbimize Kâinat’ın zerresi adedince hamdü senalar olsun. Yüz binlerce salât ve selam bütün insanların efendisi Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.v.) e onun âline ve ashabına olsun.
Değerli okurlarım! Geçmiş ümmetlerin ömürleri uzun oluyordu. Alla hu Teâlâ’ya karşı çok ibadet yapıyorlardı. Hâlbuki Ümmeti Muhammed’in ömrüde çok kısadır. İbadet ve taatleri de azdır. İşte bu yüzden yüce Rabbimiz ümmeti Muhammed’in ibadet ve taate diğer geçmiş ümmetlerden ilerde olsunlar diye işledikleri iyi amelleri 10 katıyla mükâfatlandırarak bazı zaman ve mekânları gün ve geceleri(.Ramazan-ı şerif, ayında yapılan ibadet, Şevval ayında tutulan altı gün oruç, Cuma günü Kadir gecesi, Kâbe-i muazzama Hacerülesved, Zemzem, Mekke-i Mükerreme, sevdalıların yurdu Medine-i Münevvere, ) faziletli ve üstün kılarak, geçmiş ümmetlerden daha üstün bir dereceye eriştirmiştir.
Bu günlerden biride, Ramazan ayından sonra gelen “Şevval” ayında 6 gün tutulan oruçtur
Hz Ebu Eyyub’dan (r.a.) dan rivayet edildiğine göre Güzeller Güzeli (s.a.v.) şöyle buyurmuştur “Bir kimse Ramazan-ı Şerif ayını oruçlu olarak geçirip arkasından Şevval ayında da 6 gün oruç tutarsa, bütün seneyi oruçlu geçirmiş gibi olur. (Müslim, Sıyam)
Hz. Sev ban’dan (r.a.) dan rivayete göre Kainat’ın en güzeli (s.a.v.) şöyle buyurmuştur
“Allah (c.c) bir iğiliye karşılık 10 mislini vermiştir. Buna göre bir aya mukabil 10 ay sevabı ve bayramdan sonra da oruç tutulursa senenin hepsi oruç tutulmuş gibi sevap verilir. (Nesei,)
Yine Hazreti. Sevban dan (r.a.) rivayete göre Hz. Muhammed (s.a.v.) şöyle buyurmuştur. “Ramazan-ı Şerif ayı orucu 10 aya, Ramazan-ı Şerif’ten sonra tutulan 6 gün oruç ise 2 aya mukabildir ki, böylece bir sene oruç tutulmuş olur.(Nese-i )
O kimsenin tuttuğu orucun hepsi 36 gün olur. Sultanlar Sultanı (s.a.v.) “Bir kimse bir iyilik yaparsa, ona o iyiliğin 10 misli verilir.”hadis-i şeriflerine göre 36 günün her bir gününe karşılık 10 gün hesap edilirse 360 gün eder.
Efendiler Efendisi (s.a.v.) bir Hadis-i Şeriflerinde şöyle buyuruyor.
“Kişi, son nefesinde ölüm ile pençeleşirken kalbi dışında, diğer 600 azası binlerce acı ve sızı ile çırpınıp durur. Çünkü kalp, Alla hu Teala’yı tanıma ve O’na iman etme yeridir. Şevval ayının (bayramdan sonra) ilk 6 günü oruç tutarak geçiren kimsenin Allah (c.c.) ölüm acılarını, tıpkı susuz bir kişinin suyu içmesi gibi hafifletir”
Güzeller güzeli (s.a.v.) buyuruyor ki: “Allah (c.c.) gökleri ve yeri Şevval ayının ilk 6 günü yaratmıştır. Bu 6 günü oruç tutarak geçiren kimseye, Alla hu Teala yaratıkları sayısınca sevap yazar. Ayrıca kötülüklerini silerek derecelerini yükseltir”
Şevval ayında orucunun tutuluşu: Bu 6 günün orucu Ramazan Bayramı’nın ilk günü hariç “Şevval”ayı içerisinde herhangi bir zamanda peş peşe tutabileceği gibi ayrı ayrı da tutabilir.
Ancak ard arda tutulması daha faziletli görülmüştür. Ard arda tutmak iç dünyamızı ve gönüllerimizi temizleme bakımından, parça parça tutmaktan daha üstün derecelidir. Bu yüzsen “Şevval” ayınınorucunu da Ramazan ayının orucu gibi ard arda tutulmalı, hatta bu hususta daha fazla titizlik göstermeye gayret etmelidir. Çünkü “Şevval” ayının orucu, Ramazan orucunun eksiklerini giderir.
Rabbime emanet olunuz. Cumanız mübarek olsun
SORULAR CEVAPLAR: KİRAMEN KÂTİBİN MELEKLERİ. Bunlar, sağımızda ve solumuzda bulunan iki melektir. Sağdaki melek iyilikleri sevapları yazar. Soldaki melek de kötülükleri isyanları günahları yazar. Kur’an-ı Kerim’de bu husus şöyle anlatılır:
إِذْ يَتَلَقَّى الْمُتَلَقِّيَانِ عَنْ الْيَمِينِ وَعَنْ الشِّمَالِ قَعِيدٌ (17ٌ
“O iki kaydedici (melek her yaptığınızı) kaydederken,
(onlar) sağdan ve soldan (her iki tarafınızda) oturmakta olan meleklerdir. İnsan hiçbir şey söylemez ki, mutlaka yanında hazır bir (gözetleyici melek) bulunmasın” ( Kâf Suresi. 17-18).
Onun bütün konuşmalarını yazar. Kaydeder. Mahşerde her insan kendi yaptığı iyilik veya yaptığı kötülüklere göre hesaba çekilir Bu meleklerin bu hususta ki görevleri de insanların tetikte yaşayabilmelerine bir güzel vesile bulunmaktadır. Sağdaki meleğin ismi ‘Rakib” soldakinin ismi “Atid”dir.
) مَا يَلْفِظُ مِنْ قَوْلٍ إِلَّا لَدَيْهِ رَقِيبٌ عَتِيد
“Ağzımızdan çıkan her kelime kayda geçmektedir”.ister güzel isterse güzel olmasın. Güzel olanları sağdaki melek kaydeder. Güzel olmayanları’da soldaki melek kaydeder. Bu melekler insanın yanından yanından hiç ayrılmazlar ”
MÜNKER VE NEKİR MELEKLERİ: Ölen insan mezara indirildikten sonra mezarda sorguya çeken ve gerektiğinde onu cezalandıran iki Melek. Bunların,“Münker ve Nekir” diye isimlendirilmeleri, her ikisinin de aşinası olmadığımız garip bir surette olmalarındandır.. Ehl-i Sünnet'e göre, “Münker ve Nekir”, ölen kişiye “Men Rab büke “ Rabbin kim? Hangi dindensin? “Peygamberin kim?” kitabın ne ve benzeri sorular sorarlar. Mü'min kişi bu sorulara cevap verir, ama kâfir veremez.
Bu husustaki hadisler pek çoktur. Söz konusu iki melek ölünün kabrine gelir, Allahu Teâlâ ölüyü diriltir ve melekler sorularını yöneltirler. Ebu Hüreyre'den; Hz. Peygamber (s.a.s.) şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
"Ölü defnedildiğinde, ona gök gözlü simsiyah iki melek gelir. Bunlardan birine Münker diğerine de Nekir denir. Ölüye: " (Rasûlüllah) hakkında ne diyorsun?" diye sorarlar. O da hayatta iken söylemekte olduğu; "O, Allah'ın kulu ve Resulüdür. Allah'tan başka Allah olmadığına, Muhammed (s.a.s.)in O'nun kulu ve elçisi olduğuna şahadet ederim"sözlerini söyler. Melekler; "Biz de bunu söylediğini biliyorduk zaten" derler.
Sonra kabri yetmiş çarpı yetmiş zira' kadar genişletilir ve aydınlatılır. Sonra ona"Yat!" denir. "Aileme dönüp onlara haber versem mi?" diye sorar. Onlar da; "Akrabalarından en çok sevdiği kimseden başkası kendisini uyandırmayan, güveğinin uyuması gibi uyu!" derler.
Böylece, yattığı yerden, Cenab-ı Allah onu tekrar diriltinceye kadar uyur.
Eğer münafık ise, "İnsanların söylediklerini duyup aynısını söylerdim, bilmiyorum" der. Melekler de, "Böyle söylediğini zaten biliyorduk" derler. Sonra kabir: "Onu sıkıştır" denir. Kabir onu sıkıştırır da kaburga kemikleri birbirine geçer. Allahu Teâlâ onu yattığı bu yerden tekrar diriltinceye kadar kendisine azap edilir." (Tirmizi, Cenâiz, 70)
Efendimiz (s.a.v.)bir hadisi şeriflerinde:"Hiç şüphe yok ki, ölü defnedilip arkadaşları, yanından ayrıldıkları zaman; yanından ayrılırken cenazesini kaldırıp kendisini ahirete yolcu edenlerin ayak seslerini işitir.” Her şeyi duyar hisseder geriye mesaj iletemez. Konuşamaz. İzin yoktur.
|
- - - - - -