Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla

Bizleri Müslüman olarak yaratan, peygamber ve sahabe sevgisiyle donatan, Mevla Teâlâ’ya sonsuz hamt olsun. Âşıkların gözyaşları adedince, denizlerin damlaları adedinde, Salât ve selam Hz. Muhammed (sav) ‘e âline olsun.

Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed.

Değerli okurlarım! Gusül, sözlükte; yıkanmak ve temizlenmek manasına gelir.

Gusül ve boy abdesti: Tepeden tırnağa kadar vücudun her tarafını hiçbir yer kuru kalmayacak şekilde yıkamak.

Erginlik çağına gelmiş her Müslüman erkeğin ve kadının, bu hallerde gusletmek Farzdır.

1-Cünüplük; yani cinsî münasebet, ihtilam ve ne şekilde olursa olsun meninin (sperm) şehvetle vücut dışına çıkması.

2- Hayız “kadının âdet görmesi en az üç gün, en çok on gün sürer” nifâs “lohusalık” hâlinin sona ermesi.

Bazı durumlarda da gusletmek, sünnet veya müstehabdır. Meselâ; Hac ve Umre yapmak maksadıyla Mekke-i Mükerreme’ye ve Medine-i Münevvere ’ye girmeden önce, hac mevsiminde Mina ve Müzdelife'de bulunmadan önce;

Yağmur duasından önce; herhangi bir hayırlı iş için Müslümanlarla bir araya gelmeden ve mübarek gecelerde gusletmek sünnet ve müstehabdır. '

Guslün farzları üçtür.

1-Ağzımıza bolca su alıp boğazımıza kadar yıkamalı.

2-Burnumuza bolca su alınmalı. Bu işe abdestte yapılan ağız ve buruna su vermelerden daha çok özen gösterilmelidir.

3-Tepeden tırnağa bütün vücudu iğne ucu kadar kuru yer kalmayacak şekilde yıkanmalı.

Vücut yıkanırken en ufak bir yerin kuru kalmamasına dikkat edilmelidir. Aksi takdirde gusül yerine gelmemiş olur. Onun için kulaklar, göbek çukuru, su saçların, sakalların, kaşların ve bıyıkların aralarına ve altlarındaki deriye kadar geçecektir. Bunlar sık olsa bile. Kapanmış olan küpe deliklerinin içini de yıkamalıdır.

Guslün sünnetleride şunlardır.


1- Gusle besmele ve niyet ile başlamak.

2- Gusülden evvel abdest almak.

3- Avret yerini yıkamak ve bedenin herhangi bir yerinde meni gibi bir pislik varsa onu temizlemek.

4- Abdestten sonra, önce üç defa başa, sonra üç defa sağ, üç defa da sol omuza su dökerek her defasında bedeni iyice ovuşturmak.

5- Guslederken çok fazla veya çok az su kullanmaktan kaçınmak.

6- Kimsenin göremeyeceği bir yerde yıkanmak.

7- Tenha bir yerde yıkanılsa bile, avret yerini açmamak.

8- Guslederken konuşmamak.

9- Gusül bitince bedeni bir havlu ile kurutmak

10- Gusülden sonra çabucak giyinmektir.

Abdestte sayılan edepler, gusülde de aynen uyulması gereken edeplerdir. Ancak guslederken kıbleye doğru durulmaz.


Gülse mani olan şeyler.


Abdest konusunda olduğu gibi, gusülde de suyun deriye geçmesine engel olan maddelerin önceden giderilmesi gerekir.

Deriye yapışmış, hamur, mum, sakız, katı yağ, balık pulu, çiğnenmiş ekmek yağlı boyalar, oje” gibi su geçirmeyen şeylerin altını yıkamak farzdır.

Ancak tırnaklar üzerindeki “kirler, topraklar, kınalar” gusülle engel olmazlar..

Guslün adabı aynen abdest adabı gibidir. Gusletmek isteyen kişi önce besmele çekerek gusle niyet eder. Ellerini bileklerine kadar yıkar ve üzerinde yapışıp kurumuş bir şey varsa onları temizler.

Sonra herhangi bir pislik olmasa bile avret yerlerini ve uyluklarını yıkar. Sonra sağ avucu ile ağzına bolca su alarak iyice çalkalar; bunu üç defa tekrar eder; oruçlu değilse suyun boğazına ulaşmasını sağlar. Sonra yine sağ eli ile burnuna üç defa su çekerek iyice temizler.


Bundan sonra namaz abdesti gibi bir abdest alır. Şayet yıkandığı yere su toplanıyorsa, ayaklan, abdest alırken değil gusülden çıkarken yıkar. Abdest aldıktan sonra, önce başına, sonra sırayla sağ ve sol omuzlarına üçer defa su döker. Her defasında vücudun her tarafını iyice ovuşturur.


Hiçbir yerinin kuru kalmaması için dikkat eder. Bunun için saçlarının, sakallarının diplerine, göbeğinin içine suyun ulaşmasını sağlar. Eğer vücudunun bir yerinde, herhangi bir yaradan dolayı ilaç veya sargı varsa ve fazla su bunlara zarar verecekse, bunların üzerinden suyu hafifçe geçirmekle yetinir; bu da zarar verirse sadece eliyle üzerini mesh eder.

Cünüp bir kimsenin veya hayız ve nifâs hâlindeki bir kadının bu durumdayken yapması haram olan hususlar, şunlardır:

Namaz kılmak; Kur'an-ı kerim okumak, Kur'an-ı Kerim’e ve onun en ufak bir parçasına dokunmak ya da tutmak; Kâbe-i Muazzamayı tavaf etmek ve zaruret olmadığı halde bir mescide girmek ve içinden geçmek; Üzerinde ayet yazılı olan bir levhayı veya buna benzer bir şeyi tutmak.

Gusül, Allah'u Teâlâ'nın Müslümanlar için emrettiği en önemli maddî-manevî temizlik biçimidir. Günümüzde cünüp olupta, niye yıkanıyoruz diyen insanlar var. Bu fakirede sordular, aynı soru. Mesela niçin namaz kılıyoruz oruç tutuyoruz, zekât veriyoruz, Rabbim emrettiği için.

Cünüp olan bir Müslüman’a da Rabbim emrediyor. İşte ayeti Kerime,,

Eğer cünüp iseniz yıkanıp temizlenin"(Mâide 6) buyurmaktadır.

Bu bir ilahi emirdir. Kula kulluk düşer, kul görevini yapmakla sorumludur, yoksa Allahu Teâlâ’ya hesap sorma hakkı yoktur.

Guslün daha çok manevî bir temizleme aracı olduğu unutulmamalıdır. Çünkü vücudumuzun herhangi bir yerinde görünür bir pislik veya kir-pas olmasa bile cünüp olan kimsenin ibadetlerini yerine getirebilmesi için mutlaka gusletmesi gerekir.

Guslün vücut için faydalarına işaret eden doktorlar bu hususta şunları söylemektedir: İnsanın başına gusletmesi gerektiren bir hal gelince bütün damarlarda büyük bir sarsıntı olur.

Vücutta bir yorgunluk ve gevşeklik meydana gelir. Bu yorgunluk ve sarsıntıyı gidermek için vücudun her tarafını yıkamak lâzımdır.

Demek ki; guslü gerektiren hallerde sadece bazı organlar değil, vücudun tamamı yıkanma ihtiyacı hissetmektedir.

Çünkü gerek cünüplükte, gerekse hayız ve nifâs hâlinde, başta kalp olmak üzere bütün organlar ve kan dolaşımı, yorgunluklarını, ancak güzel bir boy abdesti ile tertemiz bir zindeliğe terk edeceklerdir.


Allahu Teâlâ’nın her emrinde olduğu gibi gusül abdestinde de bizim bildiğimiz ve bilemediğimiz daha birçok hikmet ve faydalar bulunmaktadır.


Günün Duası:


Eyyy nefis! Bir ezanla geldin bir selayla gidersin.

Ölüm senin peşinde. Ya sen neyin peşindesin.

Ahiret yüzünü çevirmiş bize doğru geliyor.

Dünya ise sırtına bize dönmüş gidiyor.

Unutmayalım! Bugün amel var hesap yok,

Yarında hesap var amel yok.

Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed.