HOŞGELDİN ONBİR AYIN SULTANI RAMAZAN
 
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
 
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
 
     Ezelden ebede doğru uzanan zaman içinde, her insan gibi müslümanda bir yolcudur.
 Ömür adı verilen bu yolculukta, Müslüman, birçok Ramazanlara ulaşıyor, birçok Ramazanları geride bırakıyor ve birçoğuna da ulaşamadan ömür sermayesi bitiyor. Bizleri yoktan var eden, sayısız nimetleriyle şereflendiren Rabbimize Kâinat’ın zerresi adedince hamdü senalar olsun. Yüz binlerce salât ve selam bütün insanların efendisi Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.v.) e olsun.
 
   Rabbimize sonsuz şükürler olsun ki, Feyiz ve bereketlerle dolu olan mübarek Ramazan ayına kavuşmuş bulunuyoruz. Ramazan ki, kalplere nur, gönülere şifa, müminlere rahmet ve bütün insanlığa, hidayet olan Kur’an-ı Kerim bu ayda nazil olmaya başlamıştır. Oruçla ilgili ayeti kerimede yüce mevlamız şöyle buyurur.



يَاأَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا كُتِبَ عَلَيْكُمْ الصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى الَّذِينَ مِنْ قَبْلِكُمْ لَعَلَّكُمْ تَتَّقُونَ
 
 “Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki, bu sayede fenalıklardan korunursunuz.” ( Bakara Suresi, 183)
 
 Bu ayet-i kerimeden anlaşılacağı gibi, oruç, maddi ve manevi gelişmeleri ve çeşitli takva tezahürlerini ihtiva ettiğinden, ilahi dinlerin hepsinde mevcut bir ibadet, dini hayata katılan bütün insanlara öteden beri tatbik edilen ilahi bir kanundur. Oruç ibadeti, riya ve gösterişten uzak, kalbi bir kulluk tezahürü olduğundan en güzel bir takva kanunu ve olgunluk hayatıdır.
 
    Oruç hicretten bir buçuk yıl sonra, kıblenin değişmesine müteakip Şaban ayında farz kılınmıştır.
 
   İslam dini orucu farz kılarken de, diğer ilahi hükümleri va’zederken riayet ettiği tedriç kaidesine uymuştur. Önce namazın, sonra zekâtın, daha sonrada orucun farz kılınmasının hikmeti, Müslüman’ı her bakımdan bu ibadeti yerine getirebilecek seviyeye ulaştırmaktır. Çünkü nefsi, alıştığı ve sevdiği şeylerden men etmek zor bir iştir. Zaten Kur’n-ı Kerim’in 23 senede nazil olmasının hikmetlerinden biriside budur.
 
   Güzeller güzeli (s.a.v.) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurur.”Ramazan ayı gelince Cennet kapıları açılır. Cehennem kapıları kapanır ve şeytanlar zincire vurulur (Buhari, Müslim.) Müslüman, Alla hu Teala’ya kulluk ettiği ve yaklaştığı ölçüde yükselir. Kulu Alla hu Teala’ya yaklaştıran yükselten ibadetlerden biride bedeni ibadetimiz olan oruçtur.
 
     Bir Kutsi hadisi şerifte Mevla Teala şöyle buyurur. “ Oruç benim içindir ve onun mükâfatını da ben veririm.” (Buhari, Müslim) Ramazan ayı Alla hu Teala’nın sevgisiyle dolup taşacağımız, dua ve secdelerle manevi âlemlere koşacağımız, daha iyi bir kul olma yarışına gireceğimiz, mübarek günlerdir.
 
   Kur’an-ı Kerim ayı olan Ramazan ayı ilahi emirlerin ışığı altında kendimizi hesaba çekeceğimiz, kalbimizi ve kafamızı kötülüklerden kurtarmaya çalışacağımız günlerdir. Boş sözden, kinden, haset gibi çirkin düşüncelerden uzak duralım. Bütün azalarımıza’da oruç tutturalım…
 
    Sultanlar Sultanı (s.a.v.) şöyle buyuruyor.”Kim kötü sözleri, kötü işleri bırakmasa, Alla hu Teala’nın onun yemesini, içmesini, terk etmesine ihtiyacı yoktur” (Buharı, Ebu Davut.)
 
شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذِي أُنزِلَ فِيهِ الْقُرْآنُ هُدًى لِلنَّاسِ وَبَيِّنَاتٍ مِنْ الْهُدَى وَالْفُرْقَانِ فَمَنْ شَهِدَ مِنْكُمْ الشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُ وَمَنْ كَانَ مَرِيضًا أَوْ عَلَى سَفَرٍ فَعِدَّةٌ مِنْ أَيَّامٍ أُخَرَ يُرِيدُ اللَّهُ بِكُمْ الْيُسْرَ وَلَا يُرِيدُ بِكُمْ الْعُسْرَ وَلِتُكْمِلُوا الْعِدَّةَ وَلِتُكَبِّرُوا اللَّهَ عَلَى مَا هَدَاكُمْ وَلَعَلَّكُمْ تَشْكُرُونَ
 
Ramazan ayı ki onda Kur’an, insanlara yol gösterici ve doğruyu yanlıştan ayırıcı belgeler olarak indirildi. Sizden bu ayı idrak eden, onda oruç tutsun; hasta veya yolculukta olan, tutamadığı günlerin sayısınca diğer günlerde tutsun. Allah size kolaylık ister, zorluk istemez. Böylece sayıyı tamamlayasınız ve sizi doğru yola ilettiğinden dolayı Allah'ı yüceltesiniz; umulur kişükredersiniz.” (Bakara Suresi.185 )
 
   Bu ay bir nefis muhasebesi yenilenme vesilesi olmalıdır. Orucu, sahuru, iftarı, teravihi ve fıtır sadakası, camilerimizde ve evlerimizde okunan Kur’an-ı Kerimler, hayatımızın manevi nimetleri ruhumuzun gıdasıdır.
        
 
 Hz. Allah (c.c.) bu mübarek ayın feyiz ve bereketinden azami ölçüde istifade edip, af edilen bahtiyar müminlerin zümresine ilhak eylesin.
 
 
 
 
 

- - - -