Namaz dinin direğidir

 

Bismillahirrahmanirrahim

 

Bütün hamtlar ve övgüler Allahu Teâlâ’ya mahsustur. Kâinat’ın zerresi adedince, Salât ve selam bütün insanlığın Efendisi, Hz. Muhammed (s.a.v.) ‘e âline ve ashabına olsun.

 

Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed

 

Değerli okurlarım! Namaz: İslam’ın beş temelinden birisidir. İmandan sonra islamda ilk farz kılınan ibadet namazdır. Namaz, Kur'an-ı Kerim’de “90-dan ”fazla ayette zikredilir.


Namaz, hicretten bir buçuk yıl kadar önce Mi'rac (İsrâ) gecesinde farz kılınmıştır.

 

Beş vakit namaz farz kılınmadan önce, Efendimiz (s.a.v.) in ibadet şekli Allahu Teâlâ’nın yaratıklarını düşünmek ve onun yüceliğini tefekkür etmek şekline idi. Sabah ve akşam ikişer rekât namaz kıldığı da nakledilir.

 

Daha önceki ümmetlerinde namaz ibadeti vardı.

 

İslam’da Allah’a (c.c.) imandan sonra ilk farz kılınan ibadet namazdır.

İkinci vahiy ile Müddessir Suresi’nin ilk ayetlerinin indirilmesinden sonra, Cebrail (a.s.) gelip Mekke-i Mükerreme’nin üst tarafında bir vadide Allah Resulü’ne (s.a.v.) gösterip öğretmek için abdest almış, peşinden Cebrail’den (a.s.) gördüğü şekilde Rasulullah (s.a.v.) abdest almıştır.

 

Sonra Cebrail (a.s.) Peygamberimiz (s.a.v.) namaz kıldırmış ve namaz kılmayı öğretmiştir.

 

Eve dönünce Resulü Ekrem (s.a.v.) abdest almayı ve namaz kılmayı hanımı Hz. Hatice (r. Anha.) annemize öğretmiş, o da abdest almış ve ikisi de birlikte namaz kılmışlardır. (.İbn-i Hişam)

Güzeller güzeli (s.a.v.) hayatına baktığımız da, sevinçli anlarına namaz kılmış, yine sıkıntılı zamanlarında namaz kılmıştır. İslam âlimleri namaz hakkında başsız bir beden olmayacağı gibi, namazsız bir Müslüman’da olamaz demişlerdir.

 

 

Enes Bin Malik’ten rivayete göre, “Kâinat’ın efendisi (s.a.v.) İsra gecesi namaz 50- vakit olarak farz kılındı. Sonra azaltıldı ve beş vakite düşürüldü. Sonra şöyle seslenildi. Ey Muhammed şüphesiz bizim nezdim izdeki söz bir değişikliğe uğramaz. Senin için bu beş vakit namaz, 50- vakit namazın karşılığıdır” (Buhari Salât,)

Her güzel amele on katı ecir verileceği şu ayetle sabittir. ”Kim bir iyilik yaparsa, ona bunun on katı ecir vardır”Enam Suresi,160)

 

Namaz, dinin direği, her hayrın anahtarıdır.”  ( Teber ani.)

 

Namazın din deki yeri, başın vücuttaki yeri gibidir. (Hadisi Şerif.)

 

Namaz Allah (c.c.) yalvarıştır. Namaz, kulun Allah (c.c.) yaklaşmasıdır.

 

Namaz, bir Müslümanın günde 5’ defa Allah (c.c.) büyüklüğünü idrak etmesidir.

 

Mevla Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de namazlarını huşu ile kılan müminlerin kurtuluşa ereceğini haber vermiştir.

 

”Muhakkak müminler felah bulmuştur. O müminler ki, namazlarında huşu sahibidirler. (El Mümin ün Suresi.1-2)

Sad bin Muaz (r.a.) diyor ki, “hiçbir namaz kılmadım ki, o anda dünya işinden bir şey aklımdan geçti ise, hemen ondan vazgeçip, o namazı yeniden kıldım”.

 

Dindar olmanın ve dinde olgunlaşmanın en açık ölçüsüde yine namazdır.

 

Namaz kılmadan, dindar olmak ve dinde olgunlaşmak mümkün değildir.

 

Namaz, baki olan Mevla Teâlâ ile fani olan insan arasında ilahi bir bağdır.

 

Müslüman için, bu bağı koparmak kadar korkunç bir tehlike düşünülemez.

 

Namaz, Allah’a yöneliştir. Namaz, kulun Allah’a yaklaşmasıdır.

 

”Kulun Allah’a en yakın olduğu an, secde halidir”( Müslim )

Güzeller güzeli (s.a.v.) hadisi şeriflerinde. Kulun, kıyamet gününde, hesaba ilk önce sorulacak olan ameli namazdır. Eğer namazı dürüst çıkarsa, felah bulmuş ve kazanmıştır. Eğer, namazı düzgün çıkmazsa kaybetmiştir. Farz namazları eksik çıktığında Allahu Teâlâ bakınız, kulumun nafile namazı varmıdır? Der. Farz namazından eksik olanlar, nafile namazlarla tamamlanır. Diğer amelleri bu şekilde muhasebe edilir.” (Tirmizi)

 

Namazın, yirmi dört saatte ve değişik vakitlerde kılınması, bu vakitlerde işlenen günahlara kefaret olması içindir.

”Herhangi birinizin kapısı önünde bir nehir bulunup ta o nehirde günde beş defa yıkansa, kendinde kirden hiçbir şey kalırmı? Oradakiler: Hiçbir şey kalmaz diye cevap verdiler. Bunun üzerine Kâinat’ın Sultanı (s.a.v.) işte beş vakit namaz da buna benzer. Allahu Teâlâ namaz sayesinde günahları siler buyurdu.” (Buhari,)

Namaz her bakımdan insanın temizlenmesine vesiledir. Çünkü namaz kılacak kişinin bedeni, elbisesi ve namaz kılacağı yer tertemiz olacaktır.

 

Namaz kılmak demek, kulun Allah (c.c.) huzuruna çıkması ve O’na dua ve niyazda bulunması demektir.

 

Namaz, insanın kalbini aydınlatır ve yüksek duygularla duygulandırır. Aynı zamanda her çeşit kötülüklerden alı koyar.

 

İki namaz arasında kirlenen ruhlar, ancak namaz ile tertemiz olur. Gönüller, ancak Allah (c.c.) anmakla sükûn bulur.

 

Namaz insanın gafletten uyanmasını, yaşayışına düzen vermesini, geleceğinin muhasebesinin yapmasını ve içtimai terbiyesinin olgunlaşmasını sağlar.

 

Namaz, insanın sabır ve metanetini artır.

 

Namaz insanı huzura kavuşturur ve kalbin kararmasını önler.

Namaz, fakir ile zengini, amir ile memuru her seviyede ki insanı bir araya getirir.

 

Efendimiz  (s.a.v.)’e en faziletli amel hangisidir diye sorulunca? “vaktinde kılınan namaz” buyurdular.

 

Yine buyurdular ki,  “Allahu Teâlâ kullarına şahadet kelimesinden sonra namazdan daha sevgili bir ibadet farz kılmamıştır.

Eğer namazdan daha sevgili, bir ibadet olsaydı, onu meleklere yaptırırdı. Hâlbuki melekler daima namazdadır Bir kısmı, rükû’ da bir kısmı secdede, bir kısmı ayakta ve bir kısmıda oturmaktadır.

 

Namaz, müminin kalbinde parlayan bir nurdur. Bu nur sayesinde mümin gaflette uyanarak hidayete ulaşır.

 

Namazın şartlarına uygun doğru ve dürüst olarak ihlâs ve samimiyet kılınan namaz, kulun günahlarının bağışlanmasına sebep olur.

 

Rabbim namazını vaktinde kılan Müslümanlardan eylesin.

 

Allahumme salli ala Muhammed’in ve ala ali Muhammed