Fabrikalar, ekonomik kalkınmanın bel kemiği, onlarca işçiyi barındıran, üretim merkezleri. Ancak, Hendek’teki fabrika yangınları üzerine düşündüğümüzde, ortaya çıkan büyük bir idari sorun göz ardı edilemeyecek kadar ciddi: Fabrikalar ile itfaiye arasındaki iletişim eksikliği.
Hendek’te bulunan onlarca fabrikanın her biri, kendine özgü düzen ve sistemlere sahip. Bu fabrika içindeki üretim hatları, depolama alanları, patlayıcı veya yanıcı maddelerin bulunduğu bölümler ise sadece o fabrikada çalışanlar tarafından biliniyor. Ancak itfaiye ekipleri, yangın çıktığında adeta “çat kapı” bu tesislere girmek zorunda kalıyor. İçeri girdiklerinde nerede hangi tehlikeler var, patlama riski taşıyan maddeler hangi alanlarda, üretim hatları nasıl işliyor, bundan habersizler. Bir yangın anında, ellerindeki tek rehber, gördükleri alevler ve duman oluyor.
Sorunun temeli, itfaiye ekiplerinin normal zamanlarda fabrikalara girememesi. İtfaiye, fabrika güvenlik kapısından öteye geçemiyor; imalat, üretim ve depolama alanlarına erişim sağlanamıyor. Bu noktada fabrika yönetimlerinin de bir sorumluluğu var. İtfaiye ekipleriyle önceden planlanmış tatbikatlar, acil durum müdahale planları yok. Yangın anında selam verip alevlere dalıyorlar ama aslında müdahale ettikleri yangın kadar, bilinmeyen risklerle de mücadele ediyorlar. Bu, sadece yangının değil, itfaiyecilerin hayatlarının da tehlikeye atılması anlamına geliyor.
Her ilin, her ilçenin itfaiye ekiplerinin, bölgedeki tüm fabrikaların planlarına erişimi olmalı. Fabrikaların yangın müdahale planları önceden belirlenmeli, riskli alanlar itfaiye ile paylaşılmalı ki bir acil durumda müdahaleler daha hızlı, daha güvenli ve etkin olsun. İtfaiye ekipleri yangınla savaşırken, sadece rastgele alevlere değil, neyle karşı karşıya olduklarını bilerek hareket etsinler.
Yangınsız günlerde itfaiyenin fabrikalarla tanışması, bu sorunun çözümüne büyük bir adım olacaktır. Üretim alanlarına erişim, tatbikatlar ve yangın riskine karşı önceden alınmış tedbirler, yangın çıkmadan yapılan iş birliğiyle mümkün. İtfaiye ve fabrika yönetimleri, yangın çıktığında değil, yangın olmadan önce bir araya gelmeli. Uyum protokolleri oluşturulmalı, yasal engeller kaldırılmalı ve fabrika planlarına erişim kolaylaştırılmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, her yangın büyük bir risktir, ancak en büyük risk önceden alınmamış tedbirlerdir. Yangını kontrol altına almak, planlı ve uyumlu bir iş birliğiyle mümkündür.